0

Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur zaman içinde eşyalar kullanılıp çöplere atılırken, satın almak üretmekten daha keyif verirken artık sahibinin işine yaramayan bir tekerlek varmış. Tekerlek deponun bir köşesinde mutsuz mutsuz yaşıyor, çöpe atılacağı günü üzüntüyle bekleyip duruyormuş. “Acaba çöpe atılmak nasıl bir duygudur?” diye düşünüyor, çöpe atılan eşya arkadaşlarını düşünerek empati yapmaya çalışıyormuş.

Bir gün kapı açılmış ve beklenen gün gelmiş. Tekerleğin sahibi tekerleği tutmuş, birlikte depodan ayrılmışlar. “Evet evet artık çöpe atılma günüm geldi. Çok korkuyorum.” düşüncesinde üzüntüyle etrafı izliyormuş. Bu sırada daha fazla üzülmemek için gözlerini kapatmış, sadece sesleri duymak istemiş.

Sahibi onu yere bırakmış. “Sanırım artık çöpteyim.” diye geçirmiş içinden ve cesaretini toplayıp gözlerini yavaşça açmış. Aaaa o da nesi?

Burası çöp değil!

Sonra sesler duymaya başlamış. Sahibi kolaylıklar dileyerek oradan ayrılmış. Artık yeni bir yuvası ve yeni bir sahibi varmış. Burası bir ev ya da bir tekerlek tamircisi değil, bir okulmuş. Şeyma Öğretmen adında bir öğretmen varmış ve tekerleğin  yeni sahibi olmuş ama tekerlek olanları anlamakta zorluk çekiyormuş. Şeyma Öğretmen eski bir tekerleği ne yapacakmış ki?

Bir müddet sonra Şeyma Öğretmenin elinde boya ve fırçalarla kendisine doğru yaklaştığını görmüş. Yeni sahibi ne planlıyor, neler yapmak istiyormuş?

Tekerlek merakla olup bitenleri izlemeye başlamış. Yeni sahibi eski tekerleyi bir güzel boyamış. Tekerlek artık siyah değil sarı renkteymiş. Bizim tekerlek başına neler geleceğini bilmediği için önce biraz korkmuş ama yenilenmek, değişmek hoşuna gitmiş. Artık eski değil yeni görünüyormuş.

Bundan böyle burada sarı bir tekerlek olarak yaşayacağını düşündüğü anda Şeyma Öğretmen sarı renge boyanmış bir odun parçasıyla yanına gelmiş ve odunla tekerleği birleştirmiş. “Ooo bir arkadaşım da oldu. Bu harika!” demiş.

Bu sırada kahverengi boya ile tekerlek ve odunun üzerine benekler yapmaya başlamış. Bununla kalmamış, bir de oduna yüz yapmış. Tekerlek ve odun artık birlikte zürafa olmuşlar. Tekerlek garip duygular hissetmeye başlamış önce.. “Acaba eski halim daha mı iyiydi?” demiş demesine ama çöpe gitmekten daha iyi bir durumda olduğunu düşünüp mutlu olmuş. O sırada koşarak yanlarına gelen minik öğrenciler görmüş. Sıraya girip tek tek tekerleğin yani zürafanın sırtına biniyorlarmış. Meğer Şeyma Öğretmen tekerleği zürafaya dönüştürerek öğrencileri için harika bir oyuncak hazırlamış. Tekerlek çocukların mutluluğunu görünce öyle sevinmiş ki sevinçten ne yapacağını bilememiş. Hatta mutluluktan gözünden yaş bile gelmiş. Depoda beklerken çok mutsuz olan tekerlek artık işe yaramasını sağladığı için Şeyma Öğretmene teşekkür etmiş ve bu iyiliği hiç bir zaman unutmamış…   

Sultan YİĞİTER      

Bu hikaye değerli editörlerimizden Şeyma Karakaya Öğretmenimizin imkansızlıklar içindeki üretme hevesine ithafen yazılmıştır.

Başka hikayelerde görüşmek üzere.. Sevgiyle kalın ve hep mutlu :)

 

 

TEKERLEK DÖNÜŞÜMLERİ İÇİN TIKLAYIN :)

TEPKİNİZ
  • 0
    be_end_m
    BEĞENDİM
  • 0
    sevd_m
    SEVDİM
  • 0
    e_lend_m
    EĞLENDİM
  • 0
    _z_ld_m
    ÜZÜLDÜM
  • 0
    _a_irdim
    ŞAŞIRDIM
  • 0
    kizdim
    KIZDIM
İlginizi Çekebilir
rulodan_kardanadam_kırtkırtla